27 Şubat 2012 Pazartesi

Kozmetik Kutuları !?

Moda ve kozmetik blogger'larının çoğu vlogger'a dönüştü. Kendi çekimlerini yapanlara artık yeterince alıştık da bir de özel fotoğrafçısını kaptığı gibi belli bir konsept çerçevesinde mağazalara, mekanlara falan gidip çekim yapanlar var. Çok fazla takipçim olmadığı için henüz bilemiyorum fakat blog gerçekten bu kadar reklam getirisi olan bir şey midir?
Bazı markaların satışında gerçekten blogların ciddi payı olduğunu düşünüyorum, fakat bu en nihayetinde ölçülebilir bir oran değil ve tarafsızlık tartışılır. Bu bakımdan markaların bloggerlara ücretsiz ürün göndermesini pek uygun görmüyorum. Ücretsiz gönderilen ve reklamını yapmanız beklenen bir ürünü ne derece bağımsız inceleyip fikrinizi sunabilirsiniz ki? Özellikle aylık kozmetik kutularının tanıtmını yaparken ürünün adını her kullandıklarında linklerini de verip üye olmayı teşvik ediyorlar. Peki iyi güzel... Ben şimdi burada olumsuz fikrimi söylesem ne yaparlar acaba? Şiddetle nefret ettiğim bir kutunun üyeliğini iptal ettim ve bozulmuş olarak gelen ürünler için şikayet maili yazdım ve tüketici derneklerine şikayet ettim. Hemen ilk iş günü, firmanın sosyal medya tanıtımını yapan bayan aradı ve çok şaşırdıklarını ilk kez böyle bir şikayet aldıklarını söyledi ve şikayetimi bildirdiğim için mutlu da oldu. Ee şimdi ne yapalım size ücretsiz bir kutu göndereyim türünden konuştu.... Yani hata ve sorumluluk, ürünü gönderen markadaymış... Benim derdim o ürün değildi, zaten mini minicik bir üründü bozuk olsa nolur olmasa nolur? Fakat bunu bir çeşit dolandırıcılık olarak görüyorum. Binlerce kadına ulaştılar internetten ve herkes nasıl bu kadar uygun satabiliyorlar diye düşünürken şunu öğrendim ki- en azından o firma için öyleymiş- kutuların içindeki ürünler satın alınmış ürünler değil, her biri firmalar tarafından gönderilen tanıtım boylarıymış ve diğer ülkelere nazaran bizim ülkemizde bu kutuların biraz daha pahalı olmasının sebebi de zaten ülkemizde fazla promosyon ürünü temin edilemiyor olmasıymış. Velhasıl oturup şöyle kaba bir hesap yapılırsa, bu tarz firmalar sadece kargo hizmeti veriyor, tanıtım ürünü yollayan markalar kendi reklamını yapmış oluyor ve tek masraf gideri paketleme, kargo ve insan emeği oluyor.....
O kutunun tanıtımını yapan bazı bloggerlara yorum bıraktım- zira bu ay o kutuyu tanıtan pek fazla kimse de olmadı. Kişisel sorumluluğum açısından da bu yazıyı yazdım. Yazı yazdırmak için kutu sunan zihniyet bana da susturmak için aynısını yaptı sonuçta. Bu yazı kaç kişiye ulaşır bilemiyorum ama zaten pek çoğunuz bu kutulardan denediniz ve fotoğraflı tanıtımları internette yeterince var, bunları inceleyerek doğru karar vereceğinize inanıyorum. Bana önümüzdeki ay kutu gönderilirse gerçekten büyük bir merakla bekliyor olacağım ürünlerin kalitesini.....


(iyi ya da kötü reklamlarını yapmamak için firma ismi belirtmiyorum, eğer bunu tamamen kötü niyetle yaptılarsa kendi vicdanlarına kalmıştır zaten?)

5 yorum:

  1. ben de o deneme boyu gönderen sitelre üye oldum ama bunu tanıtımını yapmak için değil.. farklı ürünlere uygun fiyata denemek için yaptım sonuöta kimse seni tanıtımını yap diye zorlamıyor ki??

    yani haklısın ama sonuçta ücretsiz gönderilen ürünleri bile blogger bayıldım diye paylaşmak zorunda değil.. zaten okuyucularda artık farkında bence..

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. yani zaten amaç herkese tanıtım yapsın diye gönderim yapmak değil. her firma ünlü bloggerlara ücretsiz gönderim yapıyor. ama bu kutu işi yeni bir işti tanıtımını bloggerlar çok iyi yaptı fakat aynı ay aldığım kutularda olumsuz çok şey görmeme rağmen o ünlü bloglar muhteşem varlıklarmış gibi kutu tanıtmaya devam etti...
      en kötü ihtimalle bu kutuları 1000 kişinin aldığını düşünürsek, ürün bütünüyle bozuk diye şikayet etmeme şaşıran bir firma sorumlusu buldum karşımda.. yani sadece bana öyle denk geldi imajını yaratmaya çalıştı. ve bu kişi kadın forumlarında da sahte hesap açıp o kutudan çok memnun olduğunu yazıyordu... yani hem sosyal medyayı reklamları için kullanıyorlar hem de bozuk ürün göndermelerinin sorumluluğunu almıyorlar.. sonuç itibariyle en iyi ihtimalle ellerinde kalmış, az satılan, son kullanma tarihi geçmiş ürünler gönderdiklerini düşünüyorum...

      Sil
  2. teşekkürler ilginiz için :)

    YanıtlaSil
  3. Trajik durum ki testerlar bile parayla satılıyor.. Aslında deneme boyu ürünlerin gönderilmesi mantıklı ama gerçekten bu işi yapan bloggerların kişisel vicdanına mı kalmış demeli? 2 bloger ikiside yağlı cilde sahip, biri garnier bb kreme yaramadı diyor, biri 12 saat hiç bozulmadan durdu diyor. İnceleyince bazı şeyler arasında insan uçurum olduğunu görüyor. Ama bazılarıda dürüst +sı -siyle hakkını veriyor. Firmalarda keşke buna hassasiyet gösterebilse.
    Şimdiye kadar hiç kutu almadım hep elim gitti ama bundan sonra da alır mıyım bilmiyorum :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Benim nefret ettiğim firma zaten kutu işini bıraktı artık, lila kutuya üye olmak istiyorum ona da sıra gelmiyor bir türlü :)
      İşin daha komik tarafı, artık insanlar bloggerlara güvenini kaybettiği için samimi görünüp tanıtım ürünlerini de kötüleyen bloggerlar var, ama dürüst olmak bu kadar zor değil. Cilt tipini söyleyerek, ürünün hangi özelliklerini beğenip, hangi noktalarda hata olduğunu söyleyenlere bayılıyorum :)
      Ayrıca tester olayıyla ilgili bir yorum okudum, kozmetik yasağından sonra tırlarla gümrükte bekletilen testerlar olmuş şeklinde facebook grubunda bir yorum gördüm. Ama zaten Türkiye'de satılan ithal ürünler nasıl giriyorsa, testerları da öyle girer herhalde.. Eczaneden Bioderma, Vichy falan tester ı istiyorum yok diyorlar, fakat eczacı kalfası kuzenimle konuştum Avene'in orijinal boy ürünleri bile varmış ellerinde, hala testerları iç etme mantığındayız yani :)

      Sil